Rum basınından derlenen bilgilere göre, AKEL’in olağan kongresinde Genel Sekreter Stefanu, İsrail-İran çatışmalarının sonucunda GKRY’ye gelen İsraillilerin kritik ve ulusal güvenlik için tehdit oluşturabilecek yerlerde mülkler almasını eleştirerek, “Ülke elden gidiyor.” uyarısında bulundu.

Stefanu, İsraillilerin Güney Kıbrıs’tan toprak alımlarını organize ve kapsamlı şekilde gerçekleştirdiklerini savunarak, Rum hükümetini de bu konuda tedbir almaya davet etti.

Rum ulusal kanalı RİK’e yaptığı açıklamada ise İsrail’in GKRY Büyükelçisi Anolik’e tepki gösteren Stefanu, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve adamlarının herkesi Yahudi karşıtı ilan ettiğine dikkati çekti.

Stefanu, Netanyahu ve çevresinin, Gazze’de soykırımı eleştiren Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, eski Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Yüksek Temsilcisi Josep Borrell ve “İsrail’in aşırı sağcı yaklaşımını eleştiren İngiliz yayın kuruluşu BBC’yi” de Yahudi karşıtlığı ile suçladığını hatırlattı.

AKEL Genel Sekreteri, “İsrail hiç bir eleştiriye tahammül edemiyor ve herkesi kontrol etmek istiyor. AKEL’in karşıtlığı sadece insanlık düşmanı ideolojileredir.” değerlendirmesinde bulundu.

İsrailli Büyükelçi Anolik, Stefanu’yu hedef aldı

Büyükelçi Anolik de Stefanu’yu hedef alan resmi X hesabındaki paylaşımında şunları kaydetti:

“Bir parti liderinin İsrail vatandaşlarınca kapalı alanlar, siyonist okullar ve sinagoglar yapıldığından bahsetmesi ve Kıbrıs’ta İsrail’in hedefli bir yayılma politikası bulunduğunu öne sürmesi, Kıbrıs’taki Yahudi cemaatini hedef alarak korku yayması açıkça Yahudi karşıtlığıdır. Kınadığım şeyde budur. Başka bir şey değil.”

Anolik, 25 Haziran’da yaptığı açıklamada, AKEL’in kongre nedeniyle sosyal medya paylaşımlarında da “Yeni İsrail”, “İsrail’in yeni işgal ettiği ülke” ifadelerinin önde çıkmasının ardından, GKRY’de Yahudi karşıtlığının arttığını ileri sürmüştü.

Büyükelçi Anolik, sosyal medya hesaplarından da AKEL’i ima ederek, GKRY’deki İsrailliler ile ilgili, “kasıtlı olarak çarpıtan, yanıltıcı bir kampanya” yürütüldüğünü öne sürerek, Yahudi cemaatinin hedef alındığını iddia etmişti.