X’ten Tarih ve Politika’nın Insideover’dan aktardığı haberin işte detayları…

Türk kaynakları, Suudi Arabistan’ın 100’den fazla TAI (Türk Havacılık ve Uzay Sanayii) tarafından geliştirilen “Kaan” avcı-bombardıman uçağını satın almayı gündeme aldığını bildiriyor. Tamamı Türkiye’de üretilen ve Türkiye’nin ilk milli havacılık ürünlerinden biri olan bu uçak, belirli özellikleri sayesinde beşinci nesil uçak kategorisine yaklaşmakla birlikte, teknik özelliklerin tam olarak açıklanmaması ve motor konusundaki geliştirme süreci nedeniyle şu an için gelişmiş dördüncü nesil (4+) bir uçak olarak nitelendiriliyor.

TF-X (Türk Savaş Uçağı-X) programı kapsamında geliştirilen “Kaan” uçağı, 2019 yılında tanıtıldı ve 2023 yılında ilk kez kullanıma sunuldu. Suudi Arabistan Savunma Bakan Vekili Khaled bin Hussein Al-Biyari ve Suudi Kraliyet Hava Kuvvetleri Komutanı Turki bin Bandar Al Saud’un Türkiye ziyaretinde Roketsan, TAI ve ASELSAN gibi savunma sanayii şirketleriyle yapılan görüşmelerde olası satın alma gündeme geldi. Ancak Riyad yönetiminin henüz bu konuda resmi bir açıklama yapmamış olması ve “Kaan” uçağının prototip aşamasında bulunması nedeniyle, bu ilginin somut bir siparişe dönüşüp dönümeyeceği belirsizliğini koruyor.

2028 yılında ilk 20 adet ürünün Türk Hava Kuvvetleri’ne teslim edilmesi planlanıyor.

Türkiye, dış pazarda giderek başarılı bir aktör haline gelirken, milli savunma sanayiindeki gelişmeleriyle dikkat çekiyor. “Kaan” üretiminde Aselsan aviyonik sistemler (AESA radar dahil) ve bilgisayar donanımları, Roketsan füe sistemleri, Havelsan yazılımları, TUSAŞ ise uçak üretimindeki ana bileşenlerin tasarım ve üretiminde kritik rol oynuyor. Uçağın enerji dağıtım sistemi Pavotek tarafından geliştirilirken, tasarımda İngiliz BAE Systems ile işbirliği yapıldı. Mevcut prototipler, General Electric F-110 motorlarıyla donatılmış durumda. Ancak yerli motor geliştirme süreci TRMotor tarafından devam ediyor.

“Kaan” uçağının teknik özellikleri henüz kesinleşmemiş olmakla birlikte, maksimum 1.8 Mach hız, 16.700 metre tavan yüksekliği ve 27.200 kg kalkış ağırlığına ulaşabileceği ifade ediliyor.

Türkiye, Sünni Arap devletleri arasında nüfuzunu genişletirken savunma sanayi ürünleri satışıyla bölgedeki etkisini artırmaya devam ediyor. Bayraktar TB2 ve Akıncı gibi ürünlere Suudi Arabistan’ın ilgisi dikkat çekerken, “Kaan” gibi yeni nesil bir uçağın yurt dışından sipariş alması durumunda Türkiye, Batılı ve Avrupalı üreticilerle rekabet edebilecek seviyeye gelebilir.

Eurofighter “Typhoon” ve Dassault “Rafale” gibi uçaklar hala Arap ülkelerinde ilgi görmeye devam etse de, “Kaan” gizli tasarımı, modern aviyonikleri ve potansiyel olarak daha rekabetçi fiyatıyla öne çıkabilir.

Türkiye, ABD’den S-400 hava savunma sistemi satın alması nedeniyle Lockheed Martin F-35 programından çıkarılmıştır. Ankara’nın yeniden bu programa dâhil olma çabaları sürse de, Washington’la yaşanan bu gerilim yeni engeller yaratabilir. Özellikle ABD’nin belirli ülkelere silah satışını engelleyen politikaları, Türkiye’nin bazı pazarlara erişimini kısıtlayabilir. Türkiye’nin bölgesel gücünün artması, hem askeri hem de diplomatik alanda yeni fırsatları ve zorlukları beraberinde getiriyor.